27 Nisan 2013 Cumartesi

Kırmızı zamanlarında

 









ksb

Kırmızı zamanlarında
Ten kıyısı dalgalarında
Martı süzülüşü dokunuşlarında
Deniz kokusu kıvrımlarında
Dolunay odaya asılır
                    Geceyi küçültürken
                    Sabaha koşarken
                    Dünü yarını unutmuşken
                    Son vapur kalkar
                    Kendi iskelesine yanaşır
Güneş yüzünü aydınlatır
Kuşlar dallara anlatır
Topuk sesleri sokağa düşer
Gece kendini unutturur
Yaprakların ışık oyunları başlar
                    Kahve sigarasını bulur
                    Rakı kokusu dağılır
                    Kırmızı turunculaşır
                    Bulutun yanına lacivert olur
                    Güneşin yarıdan öteye gitmesi beklenir
Deniz kıyısına yanaşılır
Martılarla bakışılır
Dalga seslerine yudumlar karışır
Arada kalkıp taş sektirilir
Güneş rakıya doğru batar
Her yudumda dolunay
                    Her gece kırmızı olmaz
                    Sohbet kıyısı dalgalarında
                    Martı süzülüşü kelimelerinde
                    Deniz kokusu mezelerinde
                    Dolunay masaya asılır
                    Yine kırmızıdan konuşulur
Herkes
Konuşur
Herkes
İster
                    Kimi
                    Naz
                    Yapar
Kimi
Erteler
                    Her
                    Gece
                    Yaptığına
                    Yeni
                    Anlamlar
                    İster
Dokunarak
Yaşamayı
Sevmiyoruz
                    En
                    Anlamlı
                    Dokunmayı
                    Beklerken
Bir
Köşede
Kalıyoruz
                    Hiç
                    Bir
                    Parmak
                    İzi
                    Ötekine
                    Benzemez
Kırmızı
Mürekkepli
Dikdörtgen
Gibiyim


27.04.2013

Hiç yorum yok: