25 Kasım 1998 Çarşamba

Düş tarlasına düşen

Düş tarlasına düşen
Sağanak yağmur koşuları
Besledikçe toprağı
Sen sen koktu
Bütün düş dünyam
                    Güzelim kokunun peşine
                    Yüreğimi yolladım gizlice
                    Karşılaştı yüreğinle
                    Kendini unuttu bilinmeyende
Taa ki
Bir mavi odada
Yürek sıcaklığı ortamında
Büyülü gözlerine teslim olan
Tüm benliğim aşk kıvamında
                    Sana sarılmanın
                    Tüm bütünleşmelerinde
                    Bir noktandan diğerine
                    Sevgimle yumuşacık dokunarak
                    Kendimi sana sunarak
                    Göz bebeklerinde saklandım
Kim bilebilir
Seni ne kadar sevdiğimi
Ben mi
Yoksa sen mi
                    Hiç önemi yok
                    Yüreğim yüreğinin
                    Koynunda olduktan sonra
Sana olan sevgimi
Solukla eş değer
Tuttuktan sonra
                    Ve mutluluğunu
                    Gözlerinde gördükten
                    Sonra
Yaşam yaşam olur
Yoksa
Yoksasını kimse bilmek istemez

25.11.1998

20 Kasım 1998 Cuma

Keyiflerin

Keyiflerin
Üst üste çatıldığı
                    Bir akşamdan diğerine
                    Duman izinden gidildiği
Bambaşka düşlerin peşine
Yüreklerin kanatlandığı
                    Marpuçun girdaplarında
                    Benliklerin dinlendiği
Düş gerçek çizgisinin
Taa ortasına çöreklenildiği
                    Ve
Sımsıcak kozasının içine
Bizleri kabul eden
Soluk alan nargililer

20.11.1998

18 Kasım 1998 Çarşamba

Hoşgeldin

Hoş geldin
                    Sensizliğin kuraklığından
                    Yüreğime bereket getirdin
Bir demet çiçek
Mis kokulu yüreğine
                    Sevgimle birlikte

18.11.1998

17 Kasım 1998 Salı

Gözlerimi kapattığımda

Gözlerimi kapattığımda
Göz bebeklerimle kucaklıyorum
Sevdiğim kadınımı
                    Aramıza acımasızca mesafeler
                    İzinsiz girmişken
                    Elimde onun elleri
                    Yürüyorum yolların çizgisinde
                    Yine gözlerim kapalı
Tenimi kandıramıyorum
Biliyor ona dokunmadığını
Beni üzmek istemiyor
O da rolünü yapıyor
                    Ne kadar zor
                    Ona dokunuyormuş gibi
                    Görüyormuş gibi
                    Yaparak beklemek
Ama onu yaşamadan
Yaşayabileceklerini
Hissetmeye çalışmak
En imkansızı
                    Biliyorum
                    Sadece iki gün
                    Ama yürek bu
                    Zaman nedir bilmiyor
                    Sevdiğini her an yanında
                    İstiyor
Güle güle sevgilim
Kahkahaların çınlatsın
Gördüğün her noktayı
                    Döndüğünde öpüşürüz
                    Tenlerimiz kucaklaşır
                    Acılar dumanlaşır
Seni seviyorum

17.11.1998

2 Kasım 1998 Pazartesi

Bir hayat başlıyor

Bir hayat başlıyor
Arzın merkezinde
Bir çift göz uğruna
İkinci yaşama geçiliyor
Yürekler diyarında
                    Gölköy’ e hüzün çöküyor
                    Karşıki ağaçlar
                    İçin için ağlıyor
                    Yakamozlara
Bir yürek titriyor
Balığın peşine takılıyor
Derin mavilerde soluklanıyor
                    Balık ve yorgun yürek
                    Sohbet ediyorlar
                    Sevgi ve aşk üzerine
Çok seviyorum diyor
Yürek balığa içtenlikle
Hiç tanışmadığı özel duygular
Bedenini sarıyor
                    Yürek titriyor
                    Kavurucu sıcağa rağmen
                    Derin bir kova dolusu
                    Buz gibi su dökülüyor
                    Yüreğin içtenliğine
Geri çekiliyor
Şok oluyor
Yürek içinde yaşadıklarına
                    Çok seviyor sevdalı yüreği
                    Ona dokununca soluk alıyor
                    Dayanamıyor yitikliğine
                    Kendide yitiyor ufukta
Balıkla sohbet sürüyor
Yüreğimi çıkarıp
Karşıma oturtuyorum
Bir tek onu dinliyor
Gölköy’ ün ıssız gecesi
Bir de hamağın gelgit sesi
                    Dinliyorum yüreğimi
                    Esiri oluyorum gözlerinin
                    Onları görmekle başlayan hayat
                    Ellerini tutmakla
                    Bedenine sarılmakla
                    Avaz avaz sevişmekle
                    Sigara dumanı arasından
                    Yüreğini izlemekle
                    Devam ediyor
Eski üzgünlüklerini
Öğreniyorum güneşle birlikte
Yüreğimle elele
                    Söz veriyorum sana
                    Hem benden doğup gelen
                    Hem de seninle birlikte varolan
                    Bütün yorgunlukları
Issız bir koyda
Yakamozların üzerinde
Milyonlarca yıldızın gölgesinde
Yürek atmış teknenin
İç huzurunu
Gülücüklerine katacağım
                    Gün denilen zamanlardan
                    Anlamlı bir tanesinde
                    İçimde sürekli büyüyen
                    Sevgimin zevkine varacaksın
İşte o anda
Tüm zaman birimlerinin
En mutlu insanı olarak
Yürek atacağım
Düzenler yuvarlağının
Tam merkezinde
                    Özlemler duyulan
                    Dilekler tutulan
                    Seyrine dalınan
                    Tüm güzellikleri
                    Yüreklerimizle birlikte
                    Yaşatacağız birbirimize
Sanıldığı kadar
Uzakta olmadığını
O zaman birimi
İçimize işlediğinde
Yaşayacağız
                    İşte o zaman
                    Seni daha çok seveceğim
                    Soluk alabilmemi
                    Yaşamıma katan
                    Sevgilim

02.11.1998

Gece nasıl sona ereceğini bilemedi

 
Gece nasıl sona ereceğini bilemedi
Gün nereden doğacağını şaşırdı
                    Deniz heyecandan kupkuru oldu
Rüzgar yerinden kıpırdıyamadı
Dünya o an için yerinde saydı
Inga
                    Güzelim yürek gözlerini açtı
Gece gündüz deniz rüzgar
Tüm dünya sevinç gözyaşları
Mutluluk kahkahaları attı
Ve herşey normale döndü
                    Bütün dünyayı baştan çıkardı
                    Büyülü gözlü bebek
Üç yaşımın masumiyetiyle
Alnıma yazıldı
Yıllarım onsuzlukla ilerledi
                    Bilinmeyeni bilmez gibi
                    Bilmeden onu aradım
                    Büyülü gözlü bebeği
Sanki kalbimden doğurdum seni
Sen doğduktan sonra
Kalbimdeki yerin boş kaldı
Ta ki seni buluncaya kadar
                    Bu günde doğa şaşıracak
                    Altmışsekizdeki gibi
                    Gece gün deniz rüzgar
                    Ve tüm dünya
                    Alabora oldu
En mutlu ben ise
Sana doyasıya sarılmanın
Seninle yeniden doğmanın
Mükemmelliğinde oturacağım
                    İyi ki doğdun sevgilim
                    Tüm gerçeklerim ve düşlerim
                    Seninle anlamını buluyor
Seni dünyaya getiren
Tüm nedenleri
Doyasıya öpüyorum
                    İçimdeki tüm mutlulukları
                    Henüz sana yaşatamadım
İlk doğum günümüzde
Ve bütün ilklerimizde
Yaşadığımız her anda
Sevgimi senin yanına bırakıyorum
Kendimle beraber tabi
                    İyi ki doğdun sevgilim
                    Seni seviyorum

02.11.1998

Bir nefes sesi duyuldu

Bir nefes sesi duyuldu
Uzaklardan bir yerden
                    Yürek hayatın içine düştü
                     Masmavi pencerelerinden
Seyrine daldı dünyanın
Acılarla tanıştı
Mutlulukla el sıkıştı
                    Aranılacak şeylerin
                    İzlerini takip etti
Kimi gün buldu
Kimi gün bulundu
                    Dolunay düştü karanlığa
                    Arkasından bir yıldız kaydı
Dalgalar kıyıya kavuştu
Bütün güzellikler
Denizde buluştu
                    Yakamoz oldu gece
Gecenin ortası mum
Mumun başında sen
İyi ki doğdun

02.11.1998

Sessizlik olmadı









by BG

 
Sessizlik olmadı
Nehirler köpük köpük
Buluştular denizle
                    Gece gündüze
                    Sıkı sıkı sarıldı
                    Devir teslim töreninde
Güneşin yüzü gülüyordu
Ay onu uzaktan izlerken
                    Martılar en anlamlı
                    Süzülüşlerini yaptılar gökyüzünde
Bilinmez bir heyecan
Tüm insanlığı sardı
                    Kırçiçekleri tarifsiz kokularıyla
                    Güzelleştirdi dünyayı
Bir umut yapıştı
Yaşam sonsuzluğunun yüzüne
                    Tarihten bir yaprak ayrıldı
                    Tek başına
                    Mutluluğu anlatan
Kim bilebilirdi
Alın yazımın
O gün yazıldığını
                    Hayatım durdu
                    Bir ınga ile yeniden doğdu
Sessizlik olmadı
Bir kız çocuğu merhaba dedi
Yüreğime
Ve tüm insanlığa
                    Dünya telaşlandı
                    Uydusundan uzaklaştı
                    Gözlerini emanet etti
                    Anasının kucağındaki bebeğe
Ve şimdi
Benim kucağımdaki
Mutluluğuma
                    Bir gün
                    Tüm hayatın anlamı
                    O gün bugün
                    Hayatıma eklendiğin
Sevgilim
Seninle yaşıyorum
Sana doyamıyorum
                    Seninle birlikte doğdum
                    Seninle gidiyorum
                    Seninle geliyorum
                    Seninim
Yürek güzeli sevgilim
Hayata sunduğun doğumu
Canımın içinden
Kutluyorum
Seni seviyorum

02.11.1998

Bir horoz ötüyor

Bir horoz ötüyor, yeni bir gün başlıyor.
Kimbilir yeni bir güne umutla bakmak için neler yapmaya çalışıyor insanlar. Ben çok şanslıyım, hayatın içindeki tek bir gün yetti umutla yaşamama...
Sonbahar yapraklarının kırmızısı gökyüzünden ayrıldı, toprağın üstündeki son dinlenme yerine doğru gözyaşları ile elele ulaştılar. Kasım ayı diğerlerinden sıyrıldı, sayılı günlerden ikincisi mutluluk kokularını sundu dünyaya.
Kimselerin haberi yoktu, yaşama eklenen kocaman gözlerden.
Doğa canlandı.
Uzayın kara delikleri havayi fişek gösterileri yaşadılar içlerinde.
Kimdi bu güzel yürek?
Bir kız çocuğu,
tüm solukları, düşünceleri, sevgisi, umutlarıyla sarmaladı dünyayı.
İnsanlar beklediler. Kız çocuğu güzellikleriyle büyüdü.
Korunması gerekeni korudu, paylaşması gerekeni paylaştı.
İnsan olmanın onurunu bir bakışıyla anlattı.
Ulaşılmaz insanlar vardır düşüncelerde, akıllara bile gelmez…
İki kasım günü yüreğime geldi. Hoşgeldi ve sevgiler getirdi.
O benim canımın içi, yaşamaya değer ne kaldı sorumun cevabı, insan olmayı, erkek olmayı, çocuk olmayı, sevgi olmayı onunla doyasıya yaşadım.
Sonbaharın kırmızı yaprakları taşıdı onu hayatıma.
Dayanılmaz bir mükemmelliği var. Diyorum ya, o benim canımın içi.
Kendi aklımın aldığınca düşündüğümde, gerçeğe dönüştürdüğüm
güzel hayallerimin bütünü.
Doğdu. Beni doğurdu. Birlikte büyüyoruz.
O benim altımı değiştirdi, ben de onunkini. İlk dişimiz birlikte çıktı.
İlk taytayı birlikte başardık. İlk sözümüz sevgi oldu. Aynı sırada okuduk.
Aynı yatakta gelişiyoruz. Herşeyimiziz.
Doğulan bir günün anlamı, o gün ile sevgini paylaştığında büyüyor…büyüyor…büyüyor…
Sevgilim, doğum günü bebeğim benim, neler söylemeli, neler yazmalı sevginin üstüne, hepsini birbirine eklemeli ve sana ulaştırmaya çalışmalı gibi geliyor.
Bugün.
Bir sevginin doğum günü aynı zamanda.
Taa o zamandan verilmiş mutluluk sözü var aramızda ve o mutluluğu paylaşma, yürekleri güldürme, hayata ekleme sözü var. Kaç dolunay birbirini kovalar, bir martı denize doğru kaç defa süzülür, günebakan kaç defa yüzünü çevirir, yaşam gereğini yapar ve sürer gider. Hem de bizim sevgimizle beraber sonsuza ilerler.
Sevgilim,
okyanusu ile buluşamayan, kısılmış kalmış bir nehirdim ve kollarını açtın hayatıma, buluştuğum okyanusum oldun. O nedenle bugün en çok benim için anlamlı. Ve bu anlamı birlikte yaşattığımız için çok mutluyum.
İyi ki doğdun sevgilim.

1998