21 Ocak 1998 Çarşamba

Aşka ait olmak

Aşka ait olmak
Iki yürek arasına
Sınır koymamak
                    Kim istemez aşkı
                    Kim hesaplar zamanını
Ten ve aşk
Birbirine dokundumu
Ortalığa yayılan tınıyı
Kim duymak istemez
                    Aşkın derinliğinde yaşamayı
                    Hangi sevdalı göze almaz
Aşkın cinsiyeti yoktur
Ister karşı ister hem
Yüreği olmalı insanın
Aşkı doyasıya yaşamak için
                    Aşık olmak istiyorum
                    Ne zamanını hesaplarım
                    Ne de uzaktan insanını
                    Seçip alabilirim
Yüreğimde bütünleştiğinde
Teni tenimde doğduğunda
Bütün derinliğimiz
Gözlerimize oturduğunda
Bir bakışımız
Yetecek gibi geliyor
                    Sevdalı kadınım
                    Bilinmeyen yerde
                    Hesaplanamayan zamanda
                    Gözgöze geleceğiz
                    Sevdalanacağız

20.01.1998

Savunmasızım

Savunmasızım
Yaşayacaklarımın
Tadına ve acısına
Varabilmek için
                    Bende güçsüzüm
                    Gözyaşlarımı yanaklarımda
                    Hissetmek için
Hesapsızım aynı zamanda
Kendimle öpüşmek için
                    Belki aşkı tarif edemem
                    Bütünümü sunarım
                    Sevdalandığım insana
Yarın ne olur bilemem
Yarını satın alacak değerle
Tanışmak istemem
                    Kendimi düşündüğümde
                    Yüzümde gülücükler
Severim kendim olmayı
Acılarımıda sahiplenirim
Mavi mutluluklarımıda
                    Sonunda üzülmek
                    Korkunç gelmez
                    Sonunu
                    Düşünmediğim için
Yaşamak
Sevimli bir aktivitedir
Bazen
Sevimsizde gelir
                    Nedeni basittir
Derinlerde unutulan
Dokunulmamış noktalarım
Sevimsiz halini yansıtır
                    Yaşanılan yaşamın
                    O noktalarınıda severim
                    Farklı duygular
                    Yarattığı için
Bir insanım
Önce kendimi sevirim
Sonra tüm varolanları
                    Kollarım hep açıktır
                    Her zaman kucaklamak için
Sevdalanmak isterim
Kırçiçekleri kokuları arasında
Sevişmek isterim
Sonrası sigara tutmaz ellerim
Sevdiğimin seyrine dalarım
                    Işte böyle biriyim
                    Kimi gün akarım
                    Kimi gün kokarım
                    Yaşarım

20.01.1998

18 Ocak 1998 Pazar

Dinginmiyim

Dingin miyim
Kalbimin içinde aşk topu
Bir ki üç buçuk
                    Aşkla karşılaşmaya hazırlanan
                    Çocuksuluk var içimde
                    Bir ki üç buçuk
Aşkı özledim
Kim olduğu önemsiz
Aşık olacağımız
Bir duygu bütünlüğü
Tüm istediğim
                    Oysa
                    Dün diyordum ki
                    Bir çok kadını seveyim
                    Onlarda beni sevsin
Her an gidecekmiş
Koşa koşa gelecekmiş gibi
                    Ister bir sevdalı
                    ister kalabalık
Aşk kucağımızda
Yürek paylaşımında
Dün ardımızda
                    Hayatın ana fikri aşk
                    Aramızda

18.01.1998

9 Ocak 1998 Cuma

Kırmızı bir mermer vardı

Kırmızı bir mermer vardı
Bir de asker postalı
                    İstasyonda uzun bir etek
                    Upuzun raylar yürek yolu
Hayatın yönetmenleri
Küçük büyükler
İş başı zamanı dediler
                    Sirenler çaldı
                    Yürekler yere serpişti
Akbabalar bile bıkmış
İnsan leşi yemekten
                    Ama
                    Küçük büyükler
                    Fazla mesai peşinde
İnsan olmak nasıl yetmez
Daha fazlasının anlamını
Biliciler mi ölçer
                    Biliciler hep bilir mi
                    Yüreklerinin yerine ne koymuşlar
Sevgi
Tek başına kaldı
Yeni doğanlar daha şanssız
Belki onlara kadar yaşamaz
                    Peki biz kimiz
                    Hiçbir şeye gücümüz yetmez mi
Kendi odalarımıza kadar geldiler
Pencereleridemi kapatacağız
                    Deve kuşu bile öğrendi
                    Kafasını kuma sokunca gözüktüğünü
Biraz yürek

09.01.1998

6 Ocak 1998 Salı

Bir gün

Bir gün
Ormanların herhangi birinde
Kimliğimi kaybedeceğim
Ormanın delisi olacağım
                    Bildiğim bütün yolları
                    Çıkmaz sokak yapacağım
Bir ağaca işaret koyup
Ağacı kaybedeceğim
                    Bütün sırlarım
                    Ormanın derinliklerinde
                    Yankı olup yankılanacak
Bir yağmur sonrasında
Ormanın kokusundan
Kafayı yiyeceğim
                    Nedir bu orman
                    Yeşillik bütünlüğümü
Niçin kimliğimin peşinde
Tarzanını kaybetmiş
Niçin beni seçmiş

06.01.1998

4 Ocak 1998 Pazar

Bir yaprak olsam

Bir yaprak olsam
Gün ışıklarıyla sevişip
Mutluluk sıvılarımı toprağa bıraksam
                    Toprak onu sarmalasa
                    Topraktan yepyeni fışkırsam
                    Bir yerde bir dalda olsam
Karşılıklı konuşsak
Benimle ve parçamla
Anlatsam ona kendimi
Güzle birlikte ölmeden önce
                    Tanıyıp sevse beni
                    Kendi olmayı istese
                    Her doğuşun
                    Bir güze ulaştığını bilse
                    Ve yaşamın doruğuna ulaşsa
Bir yaprak olsam
İnadına güz gelince ölmezdim
Ya gelmeden önce
Bırakırdım kendimi toprağa
Ya da hiç bırakmazdım
                    İnatçı yaprakların rengi
                    En güzel mavi olurmuş
Rüzgar estiğinde
Denize yollarmış sesini
Dalgalar götürsün oralara diye
                    Kimi zaman takanın pervanesine
                    Asarmış yüreğini
                    Seyredermiş renklerine doğru
Bir yaprak düştü mü toprağa
Çalı süpürgesi dokunduğunda
İkinci hayatı başlarmış
Kim bilir ne olarak
Ya da olmayarak

04.01.1998