4 Ağustos 1998 Salı

Yüreğimin kapısını tıklatacak

Yüreğimin kapısını tıklatacak
Bir sevdalıya inandım
                    Gizli bir bölme içinde
                    Yüreğim gizliyken
                    Bir çok sevdanın içine daldım
Sevildim sevdim
                     Arasıra baktım gizli bölmeye
                     Yüreğim mahsun bir şekilde
                     Bir tık sesine hasret
                     Bekliyor canlanmayı
Derken
Gümbür gümbür çalındı yüreğim
Ne olduğunu şaşırdı
                    Uzun süren dinginliğin üstüne
                    Bir tık sesini bekleyen
                    Gümbür gümbür çalınan yüreğim
                    Geçici şoka girdi
Adının serdar olduğunu unuttu
Hiç girmediği kapılardan girdi
Hiç durmadığı diyarlarda durdu
Bilinmeyenin esiri oldu
                    Bir takım nedenleri
                    Saymanın anlamı yok
İki gün arasında
Her hangi bir zamanda
Yakaladım elinden
Yüreğim şoku atlattı
                    Ama kendini anlatamadı
                    Sevdiği kadına
Yormuştu onu bellice
Sevdiğini dile getirmekle
Onu hissettirmekle
Mutluluk yakalanamıyor
                    Önce kendimizi öpmeliyiz
                    Sonra sevdalı insanımızı
Tek başına bir bütün olmadığında
İki yüreklede olunmuyor
                    Hangi söz bazı şeyleri unutturur
                    Hangi bakış kor düşürür yüreğe
Yazabilmek yaşatabilmek midir
Özlemi sonuna kadar hissetmek
Acıları tatlandırır mı
                    Sevmekle başlayan hayat
                    Onsuz hayattan daha mı zor
Hepsini bilirim
Ya da hiçbirini bilmem
                    Bu günlerde en iyi bildiğim
                    Seni sevdiğim
Sana sarıldığım anda
Yeni doğmuş bebek gibi
Masum bakıyorum yaşama
                    Ya diğer anların dersen
                    Bende derim
Bir sevgi uğruna
Yıllarımla birlikte
Yaşamımı koydum karşına
                    Çoğu gün bekledim
                    Bir ikisinde yaşadım
                    En mükemmelini
                    Üçüncüsünde yakaladım
Ama kendimi kaçırdım
                    Hep en iyiler mi eziyet çeker
                    Neden sıradan olanın
                    Yüzü hep güler
Kim karar verir bunlara
Yetkilileri göreve davet ediyorum
Ne olur bırakın bizi
İki yürek olabilelim
                    Omuzumdaki canlı
                    Sana da sesleniyorum
                    Bana bırak beni
Hiç olmazsa kısa süre
Doyasıya yaşayabileyim
Sevdiğim yüreğimi
                    Kalem akar gider
                    Bir nehire karışır
                    Nehir gölle sevişir
                    Denizle aldatır
                    Okyanusda ölür
Sevdiğim kadınım
Hiçbir yazı bilmiyorum
Şu an tanıştığımızı hissettirecek
                    Bütün peşimden gelenlere
                    Ve peşinden gelenlere rağmen
                    Seni doyasıya yaşamak
                    Alın yazım benim
Alına yazılan yazılar
Tek bir silgi ile silinir
Üzerinde sevgi yok yazılı
Kırmızı silgiyle
                    O silgi ile karşılaşana kadar
                    Yüreğim senindir

04.08.1998

Hiç yorum yok: