4 Ocak 1998 Pazar

Bir yaprak olsam

Bir yaprak olsam
Gün ışıklarıyla sevişip
Mutluluk sıvılarımı toprağa bıraksam
                    Toprak onu sarmalasa
                    Topraktan yepyeni fışkırsam
                    Bir yerde bir dalda olsam
Karşılıklı konuşsak
Benimle ve parçamla
Anlatsam ona kendimi
Güzle birlikte ölmeden önce
                    Tanıyıp sevse beni
                    Kendi olmayı istese
                    Her doğuşun
                    Bir güze ulaştığını bilse
                    Ve yaşamın doruğuna ulaşsa
Bir yaprak olsam
İnadına güz gelince ölmezdim
Ya gelmeden önce
Bırakırdım kendimi toprağa
Ya da hiç bırakmazdım
                    İnatçı yaprakların rengi
                    En güzel mavi olurmuş
Rüzgar estiğinde
Denize yollarmış sesini
Dalgalar götürsün oralara diye
                    Kimi zaman takanın pervanesine
                    Asarmış yüreğini
                    Seyredermiş renklerine doğru
Bir yaprak düştü mü toprağa
Çalı süpürgesi dokunduğunda
İkinci hayatı başlarmış
Kim bilir ne olarak
Ya da olmayarak

04.01.1998

Hiç yorum yok: