Ne
merhabam var
Ne
de hoşça kalım
Kimsenin
gelmediği yerden geldim
Kimsenin
gitmediği yere gidiyorum
Kimsenin
duymadıklarını duydum
Kimsenin
söylemediklerini söylüyorum
Ne
insanım var
Ne
de kimsem
Kimsesizler
yurdunun
Alt
katı kaybolmuş ranzanın
Üst
kimsesizliğindeyim
Durmadan
duruyorum
Gitmeden
gidiyorum
Kalabalığın
içinde ayrık otuyum
Yalnızlığın
yüreğinde sadenin nefesindeyim
Ne
hapşuyum
Ne
de çok yaşa
Olduğu
kadar nefes
Olmadığı
kadar düşünce
Yeşerdiği
kadar çimen
Koktuğu
kadar kır çiçeği
Geldiği
kadar hayat
Gittiği
kadar uzak
Ne
yerleşiğim
Ne
de seferi
Başka
bir yerde
Başka
bir bakıştayım
Dokundukça
yanan
Yandıkça
daha çok dokunan
Yangınları
kıskandıran kırmızıdayım
Geceleri
gündüze sıkan
Gündüzleri
dolunaya asan
Sokakları
denize açılan
Kimsesizler
mahallesinde oturan
Sevdası
kapanmış hisse siz senediyim
Ne
varım ne de yokum
Görünmeyenler
ülkesindeyim
Yat
derlerse yatmam
Kalk
derlerse kalkmam
Kendime
uzanırım
Kendime
uyanırım
Arada
âşık olurdum
O
hallerimi siyah poşeti koydum
Hayatımın
önüne bıraktım
Geri
dönüşümsüz kutusuna uğurladım
Kendime
kadarım
Uyuyabildiğim
kadar uyurum
Yürüyebildiğim
kadar yürürüm
Nereye
varacağım önemli değil
Adımlarım
benim olsun
Nereye
götürürse götürsün
Eriği
ağacından alırım
Avucumun
içindeki tuza batırırım
Yazı
tura atarım
Havadayken
çeker giderim
Ne
gittiğim anlaşılır
Ne
de kaldığım
09.06.2021
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder