ksb
Düş
yapraklarıyla işlenmiş
Teninin
nakışlı kıvrımlarında
Hayatın
mutluluklarını keşfederken
Musluğa
elini dayamış çocuk gibi
Kana
kana seni yudumlarken
Sağanak gecelerin gökkuşağında
Birbirimize ant içerken
Uykularının başucunda
İmkansızlığını seyrederken
Üzerimize
bir güneş doğar
Tavandan
ilkbahar çiçekleri dökülür
Pencereden
deniz kokusu süzülür
Bize
günaydın olur
Çocukluğumuzla kalkarız
Gençliğimizle kahvaltıya otururuz
Gözlerimizin içinde doyarız
Elele sokağa çıkarız
Veda kelimeleri söyleriz
Bizden ayrı yerlere düşeriz
Dakikalar
yavaşlar
Saatler
aldım verdim yapar
Gün
uzar aramıza girer
Sensiz
zamanlar kahreder
Yirmiüç nisanlar
Ondokuz mayıslar
Yirmidokuz ekimler
Cumada hızaya girer
Biz günleri armağan eder
Seninle
bir fazla gün için
Takvimlerle
pazarlık ederim
Sana
dokunacağım bir fazla dakika için
Saatlere
rüşvet veririm
Seninle
kendim kadarım
Seninle nefes kadarım
Sensizliği
sevmem
Sensiz
geçen zamanları hayatımdam saymam
Gözlerini
Görmediğimde
Hayatı
Görmem
Sesini
Duymadığımda
Kelimelerimi
Hatırlamam
Kokunu
Duymadığımda
İlkbaharı
Bilmem
Şimdi
Yokluğunda
Kendimi
Bilmiyorum
Bilinçsiz
Adımlarımla
Hiçliğe
Yürüyorum
Arasıra
Durup
Gözlerimi
Kapatıp
Seni
Kokluyorum
Ama
Sen
Bu
Satırları
Okuma
Mutluluğunun
Arasıra
Bizi
Sokma
Ben
Sana
Mutlu
Bakıyorum
Sen
De
Kendine
Mutlu
Bak
10.04.2013
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder